İnsan-olmayan-dost
Muzaffer Ozak, 3 ciltten oluşan İrşad adlı eserinin birinci cildindeki ilk derse Esma-i İlahi ile başlar ve o saman kağıdı sayfalara şöyle yazar:
Sofiya esmâda kalma, gel müsemma dersin al.
Bil müsemmadır, hemân talimi esmâdan garaz.
Yâ Rahiymü, hemen ikinci sıradaki esmadır malum ve şunu ekler Muzaffer Ozak hoca: "Yâ Rahiymü ism-i celinini sabah namazından sonra 100 kerre okuyanlara, bütün yaratılanlar rahim ve dost olurlar."
Aklım almıyor şahsen, Allah'tan gelen muazzam bir "kıyak" bu diye düşünüyorum. Nasıl yani diyorum; ben şimdi Ya Rahiymü deyince o belgesellerde görüp görmediğim, bildiğim veya bilmediğim, keşfedilmiş veya gizli tüm o canlılar bana dost mu olacak?
Hani mesela mirket de mi?
Mata mata kaplumbağası da mı?
Küçük dalgıç kuşu da mı?
Nil Timsahı da mı?
Büyük Kırmızı Japon yengeci de mi?
Bitki biti de mi?
Kınkanat da mı?
Mor Kelebek de mi?
Sakallı kartal da mı?
İsmini bilmediğim nice bitki, ağaç, kaktüs de mi?
Eğreti otu da mı?
Bakteriler, mantarlar, parazit solucanlar da mı?
Her şey mi yani Allah'ım, her şey mi rahim olur bana? Olur mu gerçekten?
Boşuna değilmiş o zaman Alvarlı Efe Hazretleri'nin şu sözleri: "Sordum erenlerin dergâhi kande,
dediler ki, dergâh olur her yande..."
En umulmadık yerde can suyu bulup kök salan bitkiler, gökte mesken tutan kuşlar, karıncalar; kolonileriniz, yuvalarınız dergahmış meğer. Her biriniz bir zikr ehli, her biriniz erenmiş, rahim olurmuş insana. Ben geldim Hû, dost olun o zaman bana!
Bil müsemmadır, hemân talimi esmâdan garaz.
Mata mata kaplumbağası da mı?
Küçük dalgıç kuşu da mı?
Nil Timsahı da mı?
Büyük Kırmızı Japon yengeci de mi?
Bitki biti de mi?
Kınkanat da mı?
Mor Kelebek de mi?
Sakallı kartal da mı?
İsmini bilmediğim nice bitki, ağaç, kaktüs de mi?
Eğreti otu da mı?
Bakteriler, mantarlar, parazit solucanlar da mı?
Her şey mi yani Allah'ım, her şey mi rahim olur bana? Olur mu gerçekten?
dediler ki, dergâh olur her yande..."
Yorumlar
Yorum Gönder