Kayıtlar

Ocak, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bir çiçek ya da benim için saksının anlamı

Resim
Bu çiçek tasarımı Kenji Kumaki'e ait. [1] Beni çok etkiledi. Neden etkilediğini anlatmak istiyorum. Japoncada vahşi/yaban sözcüğünün ( 奔放 ) "yerleşik olmayan" anlamına geldiğini yazmıştım. Yerleşik değilse, sınıra tabii tutulmaz. Saksı ise çiçeğin sınırıdır. Bu sınırı aşmadan insanlığın arasına/eve alınamaz. Lakin aşılan şeyin içindedir artık. Saksı sınır ve sınırlamadır. Eve giren her çiçek ehli duruma gelmiştir; kediye verilen mama, köpeğe takılan tasma, kuşa sunulan kafes, balığa atılan yem gibi, çiçek saksıya girmiş ve evcilleşmiştir. Evcilleştirmenin hayati ihtiyaçlardan doğduğu düşüncesi yaygındır. Halbuki koyun, kuzu gibi hayvanların tarlada, işte güçte yardımcı olsun diye değil; tanrılara kurban ederken daha uysal dursunlar diye evcilleştirildiğini okumuştum. Bazı tahılların geçmişi de öyle. Ritüellerde içki olarak kullanılması, belki de besin ihtiyacından çok daha kuvvetli bir şekilde, arpa buğday gibi bitkileri insanlığa yakın bir konuma getirmiş. [2] Din...

İpek böceği güvesine ithafen

Resim
Sana iyinin ve kötünün olmadığı bir yerden konuşuyorum. Burada artık etik yok. "Naparsın, hayatın gerçeği böyle" cümlesi hükümranlığını kurduğu sırada; beşikteki çocuklar, yeni doğmuş hayvanlar, tohumdan sıyrılmaya çalışan bitkiler ile damarlarına biraz su biraz toprak alarak kendini var etmeye çalışan tüm mineraller, o çok sevdiğim yazarın dediği gibi, uğruna ölecek soylu bir sebep kalmadığını anlamıştı. Silahlar patladı ama camlar kırılmadı. O günden sonra içimizi ısıtacak sözcüklere de ihtiyacımız kalmamıştı. Zaten ben, gönül teline dokunacak bir tını duymak yerine; her şeyin donuklaşmasını, kurumasını, dağılıp un ufak olmasını istiyordum. Böylece, arz paramparça olunca, yer altındaki gizli cevhere kendiliğinden kavuşuruz belki diye umuyordum.  Cevherin yerin altında olduğunu kim söyledi gerçi? Görüyorsun, insanın tüm ince zevkleri kalın bir görgüsüzlük ve acı içeriyor. Kaynar suya atılarak can verme gibi bir sonu sana yakıştıramıyorum. "Seçici merhametim" se...